21 Mayıs 2022 Cumartesi

BELGE | Kazım Çelik - İbrahim Kaypakkaya anma gecesine mesaj (1985)

ÖN AÇIKLAMA


Kazım Çelik yoldaşının ölümünün 35., İbrahim Kaypakkaya yoldaşın ölümünün 49. senesinde, hem İK'yi, hem de Kazım Çelik'i anmak için, kendisinin İK hakkındaki merkezi geceye Merkez Komitesi adına gönderdiği bir mesajı yayınlıyoruz.

Yazıyı, İşçi-Köylü Kurtuluşu (İKK)'nda çıktığı gibi transkribe ettik, düzeltmelere gitmedik (sadece eksik harfler ve noktalama işaretleri oldu mu, bunları köşeli parantez içinde ekledik). Bunun dışında bazı bilgi ve imla hatalarına sadece yanlarına "[sic]" ("sic erat scriptum", Latince "yazıda böyle") koyduk. Bunlar nelerdir?

— Mesela kısaltmalara gelen ekler bilindiği gibi uzun haline göre değil, kısaltmaya göre gelir. O yüzden TKP/ML kısaltmasına gelen ek, "T[ürkiye]K[omünist]P[artisi]/M[arksist]-L[eninist]'in" değil, "TKP/M-L'nin" olmalıdır. Bu iki kullanım metinde iç içe geçmiş halde kullanılmıştır, biz yanlış olanlarında sic ekledik.
— Yine mesela "Kuruşçev-Brejnev" diye geçen isimler, aslında Hruşçof ve Brejniyef diye okunur. Gerçi Brejnev, hatalı da olsa bizim dilimize de geçen halidir ama "Kuruşçev", İngilizce romanizasyonun ("Khrushcev") hatalı bir şekilde "Kruşçev" (Hruşçev bile değil) şeklinde okunmasıyla dile geçmiş haline göre bile yanlıştır. Buralara da sic koyduk.

Bunlar dışında metne ekleme yapmadan olduğu şekliyle koyuyoruz.

Komünist Önder Kazım Çelik yoldaş, İK yoldaşın gerçek bir öğrencisiydi. O, maalesef o dönem parti içinde bulunup çok kısa sürede parti yıkıcılığı yapacak olan kliğe boyun eğerek, hem kendi güzel canının yitmesine, hem de Partinin en ihtiyaç duyulan alanda ve anda başsız kalmasına sebebiyet veren bir hatalı sürecin kurbanı oldu. Onun canına mal oldukları gibi, Parti birliğini yıkıp, mahkum edilen çizgi mahkum edilmemişçesine Parti'ye karşı onun ismini kullananlar, şüphesiz ki bundan hiç zul duymamışlardır, duymazlar da. Şimdi onlar bir dönem sol askeri sapmayla yıkıcılık yaptıkları partiden, şimdi ellerinde kalan ne varsa tam zıttı bir sapmayla tasfiye ettiler. Kazım Çelik'in gerçek yoldaşları ise, tüm zorluklara rağmen, onun canını verdiği idealleri sürdürüyor. "Cereyana göğüs germek, Marksist-Leninist bir ilkedir." (MAO)

Önce halkın öğrencisi, sonra öğretmeni olmuş, komünist önder Kazım Çelik yoldaşı ve onun yüce önderi ve öğretmeni İbrahim Kaypakkaya yoldaşı saygıyla anıyoruz.

İbo'dan Demirdağ'a – Tarihimizden Öğreniyoruz
2022.05.22

***


Faşizmin işkence tezgahlarında ser verip sır vermeyen, Türkiye proletaryasının komünist önderi ve partimiz TKP/ML'nin kururusu İbrahim KAYPAKKAYA Yoldaşı Ölümünün 12. Yıldönümünde Komünist Bir Coşku ile Anıyoruz!


Dünyanın tüm ezilenleri!

Türkiye'nin çeşitli milliyetlerden halkı!

İlericiler, devrimciler, yoldaşlar!

18 Mayıs 1985, Türkiye Proletaryası'nın komünist önderlerinden ve partimiz TKP/ML'nin kurucusu İbrahim Kaypakkaya yoldaşın, faşizmin işkence tezgahlarında katledilişinin 12. yıldönümüdür. İbrahim Kaypakkaya yoldaş, yaşamını ve tüm enerjisini proletarya ve ezilen halkların kurtuluşuna, demokratik halk devrimi, sosyalizm ve yüce komünizm mücadelesine adamış[,] bu uğurda her türlü fedakarlığı göstermiş, can bedeli bir mücadeleye atılmış, bu erdemler uğruna verdiği şerefli mücadele sonucunda, 29 Ocak 1973'te Komprador Patron-Ağa Devleti'nin kolluk kuvvetleri tarafından düzenlenen bir operasyonla Dersim'de düşmana esir düşmüştür. Komprador Patron-Ağa Devleti, yoldaşımızı yakaladığı 24 Ocak [sic] 1973'ten, 18 Mayıs 1973'e kadar işkence ve her türlü baskı metodlarını kullanarak yoldaşımızı ihanete zorlamış, bunda başarılı olamayınca çareyi yoldaşımızı öldürmekte görmüş. 18 Mayıs 1973'te bizzat kompradorların, toprak ağalarının ve efendileri emperyalistlerin emriyle katledilmiştir. İbrahim Kaypakkaya yoldaş[,] komünizm ve halkın davasına olan bağlılığını, faşist diktatörlüğün işkencehanelerinde de amansızca sürdürmüş, komünizm davasına yüksek bir bağlılık örneği göstererek, ser verip sır vermemiş, komprador patron ağaları en güçlü olduğu yerde, dize getirmiş ve onları can evinden vurmuştur. Ölümü partimiz ve ezilenler açısından yeri kolay kolay doldurulamayacak bir boşluk yaratmış, emperyalistleri ve uşaklarını ise sevindirmiştir. Ancak hakim sınıflar bu başarılarına ve önder yoldaşımızı aramızdan bedenen ayırmasına rağmen, onun ölümsüz düşüncelerini ve kanıyla yarattığı TKP/ML'i [sic] yok edememiş, yok edemediği gibi, Türkiye'nin çeşitli milliyetlerden emekçi halkının gönlünde taht kurmasını ve ölümsüzleşmesini engelleyememiş, ektiği tohumları yok edememiş, yok edemediği gibi Türkiye'nin çeşitli milliyetlerden emekçi halkının ve dünya halklarının gönlünde taht kurmasını ve ölümsüzleşmesini engelleyememiş, ektiği tohumlar serpilip gelişmiş ve artık bugün toprağın derinliklerine, sökülemeyecek kadar derine kök salmıştır. Partimiz TKP/ML[,] düşman sınıflarının baş belalarından biri olmuştur. Artık onun düşüncelerini ve bu düşünceleri savunan Türkiye işçi sınıfının öncü örgütü TKP/ML'i [sic], ne oportünist ve revizyonist mihraklar, ne de hakim sınıflar ve emperyalistler yok edemeyecektir. Çünkü partimiz Marksizm-Leninizm gibi yenilmeyecek bir silaha sahiptir ve onun temelinde bu düşünceler vardır.

İbrahim Kaypakkaya yoldaş, 1965'lerden sonra devrimci mücadeleye, çeşitli aşamalardan geçerek, en son TİİKP saflarında devrimci mücadele yürütmüş, PDA revizyonistlerinin anti-Marksist hattına karşı verdiği mücadele içinde, Marksist-Leninist çizgiyi şekillendirmiş, TİİKP içinde mücadele olanağının kalmaması ile birlikte Nisan 1972'de TİİKP içinde M-L muhalefetle birlikte ayrılarak, Türkiye işçi sınıfının öncü örgütü TKP/ML'i [sic] kurmuştur. 

TKP/ML'in [sic] kuruluşu, Türkiye işçi sınıfı ve emekçi halkımızın kurtuluşu yolunda tayin edici bir adım olmuştur. Mustafa Suphi yoldaş önderliğindeki TKP'den 50 yıl sonra proletaryanın kızıl bayrağı Türkiye toprakları üzerine yeniden dikilmiştir. Partimiz[,] Türkiye'de kendiliğinden gelişen sınıf mücadelesinin doruk noktasına ulaştığı, dünyada ise Büyük Proleter Kültür Devrimi'nin muazzam etkileri sonucunda M-L bir hattı savunarak kurulmuştur. İbrahim Kaypakkaya yoldaş önderliğindeki TKP/ML'nin kurulması, başta hakim sınıflar olmak üzere, oportünizme, revizyonizme ve gericiliğe karşı ağır bir darbe olmuş, düşmanın uykusunu kaçırmıştır.

İbrahim Kaypakkaya yoldaş ortaya koyduğu düşüncelerle Marksizm-Leninizmi Türkiye özgülüne indirgemiş, Türkiye devriminin temel sorunlarına çözüm getirmiş, bunları oportünizme, revizyonizme ve her türden sapmalara karşı amansızca savunmuştur. Bu düşünceler doğrultusunda proletarya partisini, ideolojik, siyasi, örgütsel, askeri alanda inşaya çalışmış ve bu doğrultuda amansız bir mücadele yürütmüş, bu alanda önemli mesafeler kat etmiştir. Uluslararası planda başta Kuruşcev-Brejnev [sic] modern revizyonizmine karşı aktif tavır alarak, Marks, Engels, Lenin, Stalin ve Mao Zedung yoldaşların yürüdüğü yolda yer almış, komünist bir önderdir. O'nun ve diğer önder yoldaşların, ideolojik, siyasi, örgütsel hattı temelinde yükselen partimiz TKP/ML bu sağlam çizgisini birçok başarısızlıklarına, hatalarına ve eksikliklerine rağmen, bugüne kadar sürdüren, Türkiye işçi sınıfının öncü örgütü olma özelliğini korumasının yanı sıra, dünyada yoğun alt-üst oluşlara ve M-L['ye] ihanetlere ve en çetin ve zor koşullara rağmen bu özelliğini koruyan günümüz açısından dünyanın sayılı partilerinden biridir. Partimizin bu özelliğini korumasının İbrahim Kaypakkaya yoldaşın attığı temellerin, ideolojik, siyasi hattın sağlam olmasının tayin edici bir rolü vardır. 

Emekçiler, Yoldaşlar;

Bugün gerek ülkemizde, gerekse dünyada önemli alt-üst oluşlar olmaktadır. Emperyalistler olan hızıyla bir paylaşım savaşına hazırlanırken, dünya halklarının mücadel[e]si de giderek gelişmektedir. Öte yandan ülkemiz hakim sınıfları, bütün gücüyle halka saldırmakta ve devrimci mücadeleyi yok etmeye çalışmaktadır. Uluslararası planda Marksizme-Leninizme [sic] karşı her renkten akım ve düşünceler amansızca saldırırken, ülkemiz devrimci hareketi de ağır bir yenilgi almış, yenilgi sonucunda kendine M-L diyen birçok akım ve teşkilat M-L'i [sic] kendisine kılıf ederek, M-L'e [sic] saldırmakta, teslimiyet ve sağcılık kol gezmektedir. Bu açıdan İbrahim Kaypakkaya yoldaşı ve onun düşüncelerinin ve çizgisinin günümüz açısından daha da anlamı ve önemi vardır. 

İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anmak, en başta Marksizm'i-Leninizm'i [sic] her türden sapmalara karşı savunmak[,] geliştirmek, onun kurduğu hatta bağlı kalmak ve bu hattın savunucusu TKP/ML'ye sahip çıkmak, korumak ve yaşatmak, Marks, Engels, Lenin, Stalin ve Mao Zedung yoldaşın kızıl yolundan yürümek demektir. 

İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anmak, emperyalizme, sosyal-emperyalizme ve her türen gericilige karşı çıkmak, dünya işçi sınıfının ve ezilen halkların mücadelesini desteklemek, emperyalist savaş hazırlıklarına karşı amansızca mücadele vermek, Uluslararası Komünist Hareket'in doğru temeller üzerindeki birliğini savunmak, Peru Halk Savaşı'nı her yönüyle desteklemek demektir.

İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anmak, ezilen uluslar üzerindeki milli baskılara karşı amansızca mücadele etmek, ulusal kurtuluş hareketlerini desteklemek, ulusların kendi kaderlerini tayin hakkını kayıtsız şartsız savunmak, Kürt ulusu ve azınlık milliyetler üzerindeki milli zulme karşı çıkmak demektir.

Onu anmak, çeşitli milliyetlerden Türkiye proletaryasının ve halkının Demokratik Halk Devrimi, sosyalizm ve komünizm mücadelesini sürdürmek, önderlik yapmak, halk sınıf ve tabakaları üzerinde her türlü baskıya, sömürüye, zulme, işkenceye karşı çıkmak, Komprador Patron-Ağa Devleti'ni ve efendilerinin saltanatlarını yıkmak demektir. Kısacası, hayatın her alanındaki sınıf mücadelesine katılmak ve önderlik yapmak demektir.

İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anmak, kırlardan şehirlere doğru gelişecek silahlı halk savaşı yoluna bağlı kalmak, kan can pahasına sürdürülen gerilla mücadelesini ve örgütlen[m]esini desteklemek, yönetmek, Ali Haydar YILDIZLARIN [sic], Orhan BAKIRLARIN [sic], Veysel UYARLARIN [sic], Ali KARADAĞLARIN [sic], Haydar ASLANLARIN [sic], yolunda yürümek[,] silah elde düşmana meydan okumak, boyun eğmemek demektir.

İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anmak, faşizmin işkencehanelerinde düşmanı dize getirmek, kızıl direnme ruhunu yaşatmak, ser verip sır vermemek, cezaevleri ve mahkemelerde devrimci direnişleri yaşatmak, devrimci onuru korumak, sınıf mücadelesinin en çetin alanlarında halkın mücadelesine bağlı kalmak, Mehmet ZEKİLERİN [sic], Selahattin DOĞANLARIN [sic], Süleyman CİHANLARIN [sic], Hasan Hakkı ERDOĞANLARIN [sic] yürüdüğü yoldan yürümek demektir. 

Önderimizi anmak, sınıf mücadelesinin en çetin koşullarında, karşı-devrimin en azgın saldırılarının olduğu bir dönemde, kitlelere ve kendi gücümüze güvenmek, teslimiyet ve korkaklığa karşı çıkmak, başarısızlıkların altında ezilmemek, yenilgiden gerekli dersleri çıkarmak, gericiliğe ve karşı-devrime sırt dayamayı reddetmek, halkın bitmez tükenmez enerjisine güvenmek demektir. 

İbrahim Kaypakkaya yoldaşı anmak, onun Marksist-Leninist temeller üzerinde inşa ettiği ve kan can pahasına mücadelesini sürdürdüğü partimizi[,] TKP/ML'i [sic] ve birliğini göz bebeğimiz gibi korumak, onun ismine sahtekarca sahip çıkan Devrimci Halkın Birliği, "Bolşevik" Partizan gibi teslimiyetçi, revizyonist, sağ oportünist akımlara karşı mücadele etmek, Partimizin M-L hattını her türden saldırılara karşı savunmak demektir.

Önder Yoldaş!

Kan can pahasına ve amansız bir mücadele ile yarattığın partimiz TKP/ML, bugünde [sic] sınıf mücadelesi arenasında en çetin koşullarda bütün hata ve eksikliklerine rağmen doğru çizgisini korumaya devam ediyor. Türkiye topraklarında dalgalandırdığın kızıl bayrak, şimdi dünyanın birçok kıtasında, Türkiye'nin şehirlerinde, dağlarında, faşizmin işkencehanelerinde, cezaevlerinde daha da yükseklerde dalgalanıyor. Hiç bir güçte [sic] bu eserini yok edemeyecek[,] TKP/ML mutlaka ama mutlaka zafere ulaşacaktır. Aramızdan bedenen ayrılışının 12. yıldönümünde bir kez daha haykırıyoruz: Partimiz, Marks, Engels, Lenin, Stalin ve Mao Zedung yoldaşların ışıklı yolunda, senin çizdiğin kızıl yolda yürüyecektir. Bizi zafere götürecek olan tek yol budur. Bundan başka bir yol tanımıyoruz. Ölümünün 12. yıldönümünde komünist özelliğinin ve önderliğinin önünde bir kez daha seni komünist bir çoskuyla anıyoruz.

— İbrahim Kaypakkaya Yoldaş Ölümsüzdür!
— Yaşasın Marksizm-Leninizm!
— Yaşasın Marks, Engels, Lenin, Stalin ve Mao Zedung Yoldaşların Şanlı Kızıl Yolu!
— Kahrolsun Emperyalizm, Sosyal-Emperyalizm ve Her Türden Gericilik!
— Kahrolsun Komprador Patron-Ağa Devleti!
— Yaşasın Halk Savaşı!
— Yaşasın Partimiz TKP/ML ve Önderliğindeki TİKKO!
— Yaşasın Proleter Enternasyonalizmi!

Türkiye Komünist Partisi
Marksist-Leninist
Merkez Komitesi
Mayıs 1985

Kaynak: "Genel Sekreterimiz Komünist Önder Kâzım Çelik Yoldaş Şehit Düştü! — PARTİMİZ SİLAHLI MÜCADELEYİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEKTİR!". İşçi-Köylü Kurtuluşu. Haziran-Temmuz 1987. Sayı: 80. Sayfalar: 7-8. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder