9 Haziran 2022 Perşembe

BELGE | İrfan Çelik - «Maceracıların eylemleriyle TKP/M-L ve TİKKO'nun ilgisi yoktur» (1978)

 ÖN AÇIKLAMA

Aşağıda sunduğumuz mektup, Ümraniye olayı sonrasında yazılmıştır. Ümraniye olayı bilindiği gibi TKP (M-L) (bugünkü TKP/M-L) kadrolarının olumsuz bir tavırla, tüzüğü ve Konferans kararlarını çiğneyerek kendi başlarına buyruk bir şekilde, provokasyon yaratmak için 1 Mayıs Mahallesi'ne gelen MHP-ÜOD'lu faşistleri infaz etmeleri ve sonrasında faşist-feodal basından tutun da çeşitli oportünist akımların içlerindeki anti-TKP (M-L) irinlerini kusmalarında bir gerici kampanyaya dönüştürülmesi şeklinde cereyan etmiştir. Bu olay sonrası tasfiyeci oportünistler de bu kervana katılmışlardır. Tasfiyeciler şöyle diyordu:[1]

"(...) Hizipçi kariyeristler tuttukları yolun kaçınılmaz sonu olan yıkımın eşiğine geldiler. Kurdukları hizipler konfederasyonu her gün yeni parçalara bölünmektedir. Bunlar, dağıldıkça maceracılığa daha fazla sarılmakta "sol" keskinliğini arttırarak tekkelerini yaşatmaya çalışmaktadırlar. Dağıldıkça, tecrit oldukça gözü dönen şefler, en son 5 işçiyi katlederek nerelere vardıklarını, kimlere hizmet ettiklerini açıkça sergilediler. İşçilerin katliamı onların maceracı çizgilerinin ürünüydü. Bu çizgiyi tutan, bundan ısrar eden herkes benzeri karşı devrimci eylemlerden kaçınamaz. (...)"

Tasfiyeciler birçok yerde daha bu olayı istismar etmişlerdir. Tabii sadece kendileri değil, cümle oportünist ve karşı-devrimciler de bu olayı istismar ettiler. Bu açıdan baktığımızda olayın sorunlu karakteri bir yana, anti-TKP (M-L)'cilikte kimlerin buluştuğunu görebilmek açısından ilginç bir örnektir.[2]

Mukaddes Erdoğdu Çelik, eşi için yazdığı Bizim Çakır biyografisinde bu mektuptan çok imtinalı bir şekilde alıntı yapıp ufak kısımlar kullanmıştır ama tamamını koymamıştır (biz bunu, metni bulduktan sonra kitabı okuduğumuz için geç gördük). Tahmin edileceği üzere kullandığı kısımlar, sansasyonel olmayan yerlerdir.

Biz mektubun tamamını veriyoruz. Anti-TKP (M-L)'ciliğin vardığı düzeyi yorumlamada takdir okuyucunundur. TKP (M-L), kuşkusuz tarihte kimi hatalar yapmıştır, hatasız hiçbir kimse ve yapı yoktur! Lakin hatalar ne parse toplamak için kullanılmalıdır, ne de anti-TKP (M-L)'cilikte kullanılmalıdır. Bugün tarih tanıktır, TKP (M-L)'ye yapılan bütün saldırılar, İK yoldaşa yapılmış saldırıların perdesidir. Birçokları "yozlaşmış", "İK çizgisinden sapmış" vb. kendini avutan yalanlarla geçiştirmeye çalışsa da, gerçek budur. TKP (M-L) ve onun bugünkü formu TKP/M-L, halen daha İK yoldaşın partisidir, trotz alledem!

İbo'dan Demirdağ'a – Tarihimizden Öğreniyoruz
2022.06.10

[1] "Proletarya Partisi Geçmişin M-L Mirası Üzerinde İnşa Olacaktır" Halkın Birliği. 9 Mayıs 1978. Sayı: 34. Sayfa: 9.
Yazdığımız belgeli yazıya "Halkın Birliği" çevresi bir yerde (blog ismimizi yanlış zikrederek) cevap vereceğini söylemişti. Halen daha böyle bir cevap görmedik. Yetmediği gibi bir iki yerde blog'daki yayınlarımızdan atıf yapılmadan metin alındığını, yani intihal yapıldığını üzülerek gördük.

***

İrfan Çelik (kaynak: Halkın Birliği dergisi)

«Maceracıların eylemleriyle TKP/M-L ve TİKKO'nun ilgisi yoktur»

Özellikle son günlerde basında, bazı suikast, toplu katliam ve banka soymak gibi eylemler nedeniyle Türkiye Komünist Partisi (Marksist-Leninist) ve Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu (TİKKO) sık sık geçmekte, bu eylemler bu örgütlere maledilmektedir. Türkiye Komünist Partisi (Marksist-Leninist) hareketi'nin [sic] bir üyesi olarak sıkıyönetim mahkemesinde TKP (M-L), TİKKO, TMLGB, [sic] davasında yargılanmış ve TKP (M-L) Hareketi'nin kuruluş aşamasından itibaren, hareketimizin önderi İbrahim Kaypakkaya birlikte mücadele etmiş ve bu mücadeleyi sürdürmüş bir proleter devrimci sıfatıyla konuyla ilgili gerçekleri halkımıza açıklamayı görev biliyorum.

TKP (M-L) Hareketi, 1972 yılında faşist diktatörlüğe, revizyonizme, emperyalizme ve sosyal-emperyalizme karşı mücadelede içinde doğmuş ve TİİKP oportünizmine karşı yürütülen aktif ideolojik-siyasi mücadele sonucu kurulmuştur. Bilindiği gibi bu komünist hareketin öncülüğünü yiğit komünist önderimiz İbrahim Kaypakkaya yapmıştır. TKP (M-L) Hareketi, komünist bir temelde yükselmesine rağmen, "sol" hatalara düşmüş ve hatalı bir siyaset izleyerek yenilgiye uğramıştır. Önderimiz İbrahim Kaypakkaya faşist cellatlara karşı yiğitçe direnerek can vermiş, Ahmet Muharrem Çiçek, Ali Haydar Yıldız ve Meral Yakar yoldaşlarımız faşist diktatörlüğe karşı kahramanca direnirken şehit olmuşlardır. Hareketimizin üye ve sempatizanları, zindanlara doldurulmuş, hapishanede ve mahkemede komünist tavır göstererek mücadelelerini sürdürmüşlerdir. 

TKP (M-L) Hareketi, gerek o dönemde, gerek sonrasında halkımızın milli demokratik halk devrimiyle kurtuluşu, giderek sosyalizmi kurma ve komünizme ulaşma mücadelesini kesintisiz olarak sürdürmüştür ve halen kararlılıkla sürdürmektedir. TKP (M-L) Hareketi, bu mücadelesinde kitlelerin mücadelesinin gelişerek bir üst aşamaya varmasıyla başlayacak ve kırlardan şehirlere doğru bir rota izleyecek olan halk savaşı yolunu savunmuştur ve savunmaktadır. TKP (M-L) Hareketi bireysel terörizmi ve maceracılığı mahkum etmiş komünist bir örgüttür. Bireysel terörizme ve maceracılığa karşı ideolojik ve siyasi mücadeleyi görevi saymıştır, bu yöndeki sapmalara karşı da mücadele etmektedir.

Son aylar içinde basında, Uğur Gür isimli faşist polis şefine suikast, birçok banka soygunu, Ümraniye 1 Mayıs Mahallesinde [sic] bilinçsiz 5 işçinin katledilmesi vb. olaylar TKP (M-L) ve TİKKO'ya maledilmektedir [sic]. TKP (M-L) Hareketi, "sol" bir siyaset izlediği mücadele döneminde de[,] "sol" siyasetini düzelttiği sonraki döneminde de bireysel terörizme ve bu çizginin ürünü olan bu tür eylemlere karşı çıkmıştır, ve çıkmaktadır. TKP (M-L) Hareketi baştan bu yana devrimin halk kitlelerinin eseri olacağını savunmuş, kitle mücadelelerinin içinde bulunduğu seviyeden itibaren geliştirilerek silahlı mücadele aşamasına yükseltilmesi gerektiğini belirtmiş, başlangıçta pratikte bu alanda hatalar işlemesine rağmen hatalarını düzelterek bu doğrultuda yürümüştür. Bu bakımdan, TKP (M-L) ve TİKKO adına sahtekarca maledilen [sic] bu eylemlerle ve bu çizgiyle, TKP (M-L) hareketi ve TİKKO'nun hiçbir ilişkisi olmamıştır ve yoktur.

Bu eylemler, TKP (M-L) hareketi ve TİKKO'nun mücadelesini ve halkımız üzerindeki devrimci etkisini kendi küçük-burjuva kariyerist amaçlarına alet etmek isteyen ve TKP (M-L) hareketi ve TİKKO ile hiçbir ilişkisi bulunmayan birkaç maceracıya aittir. TKP (M-L) hareketi bu çizgideki eylemleri benimsemediği gibi, bu tür eylemlere karşı olduğunu her zaman açıkça belirtmiştir. Bu kişilerin TKP (M-L) ve TİKKO ile hiçbir ilgileri yoktur, dolayısıyla bu kişilerin eylemleri hiçbir şekilde TKP (M-L) Hareketi ve TİKKO'na [sic] maledilemez [sic] ve bu örgütleri bağlamaz.

Yukarıda belirttiğimiz eylemler ve bunları yapanlar faşistler, revizyonistler, Ecevit hükümeti ve TİKP (Aydınlık) oportünizmi tarafından, TKP (M-L) Hareketi'ne saldırmak ve onu halkımız nazarında küçük düşürmek amacıyla kullanılmaktadır... Bütün bu karşı-devrimci güçler, bu fırsattan TKP (M-L) Hareketine halk kitleleri önünde saldırmak amacıyla yararlanmaktadırlar. TKP (M-L) Hareketi, halkımızın mücadelesine zarar veren ve devrimin düşmanlarına yarayan bu eylemlere karşı mücadele ettiği gibi, TKP (M-L) ve TİKKO adını karalamak isteyen faşistlerin, revizyonistlerin, Ecevit hükümetinin, TİKP-Aydınlık oportünistlerinin bu heveslerini de kursaklarında bırakacak güç ve kararlılıktadır. Hiç bir [sic] gerici faaliyet, hiçbir maceracı, TKP (M-L) ve TİKKO'nu [sic] lekeleyebilecek güçte değildir.

Halkımızca gerçeklerin bilinmesi[,] kendisine maledilen [sic] son olaylarla TKP (M-L) ve TİKKO'nun hiç bir [sic] ilişkisinin bulunmadığı gerçeğinin açıklığa kavuşması amacıyla bu yazıma derginizde yer vermenizi rica eder, mücadelenizde başarılar dilerim. 

TKP (M-L), TİKKO, TMLGB
DAVASI MENSUPLARINDAN
İRFAN ÇELİK

Kaynak: "İRFAN ÇELİK: «Maceracıların eylemleriyle TKP/M-L ve TİKKO'nun ilgisi yoktur»". Çelik, İrfan. Halkın Birliği. 11 Nisan 1978. Sayı: 32. Sayfa: 6.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder